islam dininde ruyalar

islam dininde ruyalar

Etiketler islam-dininde-ruyalar-ve-ruya-tabirleri-ile-ilgili-hukumleri-nelerdir
Dini forum islam dininde ruyalar
Kategori ruya-tabirleri
Bu Dini Sohbet Sayfasi 1130 Kez ziyaret edilmiştir
Yazar Dini Forum

islam dininde ruyalar Hakkında Detaylar

islam dininde ruyalar ve ruya tabirleri ile ilgili hukumleri nelerdir,Rüya tabirleri ve yorumları nasıl yapılır,hadiste rüyanın önemi nedir,Bu ve benzeri birçok sorunun cevabını Diniforum.net sitemizde okuyabilirsiniz.

 

KUR’ÂN’DA RÜYA YORUMU

Kur’ân-ı Kerîm’de Hz. İbrâhim, Yûsuf ve Mısır hükümdarının gördüğü rüyalardan söz edilmekte (Yûsuf 12/4-5, 43, 100; es-Sâffât 37/105), Resûl-i Ekrem’in gördüğü bir rüyanın doğru çıktığı Allah tarafından bildirilmektedir (el-Feth 48/27).

Kur’an’da rüyaların yorumu için “ta‘bîrü’r-rü’yâ” (Yûsuf 12/43), “te’vîlü’r-rü’yâ” (Yûsuf 12/100), “te’vîlü’l-ahlâm” (Yûsuf 12/44), “te’vîlü’l-ehâdîs” (Yûsuf 12/6, 21) tamlamaları ve “iftâ” (hüküm açıklama) kelimesinin çeşitli türevleri (Yûsuf 12/43, 46) kullanılmıştır.

HZ. YUSUF’A ÖĞRETİLEN RÜYA YORUMU 

Hz. Yûsuf’a rüyaların yorumunun öğretildiği (Yûsuf 12/6, 21), Hz. İbrâhim, Ya‘kūb ve Yûsuf’un gördükleri rüyaları tabir ederek bu yorum ışığında hareket ettikleri (Yûsuf 12/4-6; es-Sâffât 37/102) belirtilmektedir.

Kur’ân-ı Kerîm’de Hz. İbrâhim’den rüyasında oğlunu kurban etmesinin istendiği (es-Sâffât 37/100-113), Hz. Yûsuf’un rüyasında on bir yıldızın, ay ve güneşin kendisine secde ettiğini gördüğü ve bu rüya ile onun ileride peygamber olarak seçileceğine işaret edildiği (Yûsuf 12/4-5), yine Yûsuf’un Mısır’da hapse atılması sırasında hapisteki iki gencin ve Mısır kralının(Yûsuf 12/36, 41-49) gördüğü rüyaları yorumladığı (Yûsuf 12/99-100) haber verilmektedir.

PEYGAMBERİMİZ’İN RÜYALARI

Cenâb-ı Hak, Bedir Gazvesi öncesinde Resûlullah’a düşmanlarının sayısını rüyasında az göstermiş (el-Enfâl 8/43), Hudeybiye öncesinde Müslümanlarla birlikte Mekke’ye gireceğine ilişkin gördüğü rüya bir yıl sonra gerçekleşmiş (el-Feth 48/27), Hz. Peygamber’den mûcize göstermesini isteyenlere karşı Bedir Gazvesi veya Mekke’nin fethi öncesinde gördüğü rüyalardan söz edilmiştir.

HADİSLERDE RÜYANIN YERİ VE ÖNEMİ – SALİH RÜYA

Hadislerde rüyanın insan hayatındaki yerine ve önemine defalarca değinilmiştir. Resûl-i Ekrem’e ilk vahiy sâlih rüya şeklinde gelmiş, altı ay müddetle vahiy bu şekilde devam etmiştir.

Bir hadiste yirmi üç yıllık vahiy müddeti içerisindeki bu altı aylık zaman dilimi kastedilerek, “Müminin sâdık rüyası nübüvvetin kırk altıda biridir” buyurulmuş (Buhârî, “Taʿbîr”, 5; İbn Mâce, “Taʿbîr”, 1; Tirmizî, “Rüʾyâ”, 2-3), vahyin kesilmesine karşılık mübeşşirâtın devam ettiği bildirilmiştir (Buhârî, “Taʿbîr”, 6).

Hadis mecmualarında “Kitâbü’r-Rü’yâ” ve “Kitâbü Ta‘bîri’r-rü’yâ” başlığı altında Hz. Peygamber’in rüyalarına ve yorumlarına yer verilmiştir. Resûlullah’ın sabah namazından sonra sahâbîlere, “İçinizde rüya gören var mı?” diye sorduğu, varsa tabir ettiği (Buhârî, “Taʿbîr”, 47; Ebû Dâvûd, “Îmân”, 10; Dârimî, “Rüʾyâ”, 13), zaman zaman kendi rüyalarını da anlattığı ve tabir ettiği yahut ashaptan birine tabir ettirdiği, güzel rüyaların anlatılıp tabir edilmesini hoş karşıladığı, kötü rüyaların anlatılmasını ve tabir edilmesini istemediği belirtilmiştir.

Öte yandan ashap içinde Hz. Ebû Bekir’in rüyaları isabetli tabir ettiğine dair yaygın bir kanaat vardır. Ezanı ilk önce rüyasında görenin Abdullah b. Zeyd b. Sa‘lebe olduğu ve Resûl-i Ekrem’in de bunu onayladığı bilinmektedir (Ebû Dâvûd, “Ṣalât”, 28; İbn Mâce, “Eẕân”, 1).

RÜYANIN OLUŞUMUNU ANLATAN AYET

Tefsir âlimleri rüyanın oluşumunu genel olarak Zümer sûresinin 42. âyetine dayanarak açıklar. Söz konusu âyette Allah’ın ölmek üzere olanların canını aldığı, ölmeyenleri de uykularında -bedenlerinden alıp kendilerinden geçirdiği-, ardından ölümüne hükmettiği kimselerin canlarını yanında tuttuğu, ötekilerini belli bir süreye kadar salıverdiği bildirilmektedir. Uyuyan insanda idrak bulunmadığını belirten Mu‘tezile âlimleri rüyada görülenlerin hayalden ibaret olduğunu söylemiştir.

İslam âlimlerinin büyük çoğunluğuna göre rüya insanın ruhu ile gördüğü ve aklı ile idrak ettiği bir olaydır. Rüya, mâna âleminden rü’yet âlemine semboller şeklinde indirilen ilham olarak da değerlendirilir. Sûfîler ise rüyayı uykuda misal âlemini seyreden ruhun gördüklerini uyanınca hatırlaması şeklinde açıklamaktadır. 

Dinî literatürde üç çeşit rüyadan söz edilir.

ÜÇ ÇEŞİT RÜYA

1. RAHMÂNİ RÜYA

Rüya denildiğinde ilk akla gelen budur; bu rüyaya “rü’yâ-yı sâdıka, rü’yâ-yı sâliha” da denir.

Bu tür rüyayı mübeşşirât diye niteleyen Hz. Peygamber, “insanın metafizik âlemle olan ilişkisi ve oradan aldığı müjdeleyici bilgi ve işaretler” anlamına gelen mübeşşirâtın nübüvvetin sona ermesinden sonra da devam edeceğini bildirmiştir (Buhârî, “Taʿbîr”, 5; Tirmizî, “Rüʾyâ”, 2-3; İbn Mâce, “Taʿbîr”, 1).

2. ŞEYTANİ RÜYA

Şeytanın aldatma, vesvese ve korkutmalarıyla meydana gelen karışık hayaller, düşler, telkinlerdir. Bunların anlatılması ve yorumlanması tavsiye edilmemiştir.

3. NEFSANİ RÜYA

Nefsin hayal ve kuruntuları, uyku esnasındaki dış etkiler ve günlük meşgalelere ilişkin rüyalardır.(Seyyid Süleyman el-Hüseynî, I, 4)

Rüya konusunda genel görüşleri derleyen Ali b. Hüseyin el-Mes‘ûdî, ruhun dinginlik ve berraklık derecesine göre rüyaların az veya çok gerçek çıkacağını belirtir (Mürûcü’ẕ-ẕeheb, II, 175-179).

Gazzâlî rüyayı, uykuda insan ruhu ile levh-i mahfûz arasındaki perdenin kalkmasıyla levhte yazılı olan şeylerin bazısının insan kalbine yansıması olarak açıklar (İhyâ, IV, 903). Fahreddin er-Râzî de benzer açıklamalar yapar (Mefâtîḥu’l-ġayb, XVIII, 135).

UYKUDA MÂNALAR ÂLEMİNE DALMAK

İbn Haldûn’a göre rüya, uykuda insan ruhunun mânalar âlemine dalması sonucunda gaipten kendisine akseden varlıklara ait şekil ve sûretleri bir anda görmesinden ibarettir. Eğer bu akis zayıf, hayaldeki remzi de açık bir şekilde aksettirmiyorsa tabire muhtaçtır (Mukaddime, I, 380-384).

İbn Haldûn, Muḳaddime’nin meslekler bölümünde rüya tabiri ve tabircilerinden, rüyanın doğruluğuna delâlet eden alâmetlerden ve rüyanın vahiyle münasebetinden söz eder (II, 1136-1141).

ALLAH RÜYADA GÖRÜLEBİLİR Mİ?

Kelâm âlimleri rüyayı Allah Teâlâ’nın rüyada görülüp görülemeyeceği ve rüyanın bilgi kaynağı olup olmadığı yönünden tartışmıştır. Allah’ın rüyada görülüp görülemeyeceği meselesinde Şîa ve Mu‘tezile âlimlerinin görüşü olumsuz, Ehl-i sünnet’in görüşü olumludur.

“Beni rüyasında gören gerçekten görmüş demektir, çünkü şeytan benim sûretime giremez”hadisi sebebiyle (Buhârî, “ʿİlim”, 38, “Taʿbîr”, 10; Müslim, “Rüʾyâ”, 10-11; Tirmizî, “Rüʾyâ”, 4) Hz. Peygamber’in rüyada görülebileceği görüşü genelde olumlu karşılanmıştır.

Kelâm âlimlerinin umumi kanaatine göre rüya kesin bilgi vasıtası değildir; dolayısıyla rüyada Resûl-i Ekrem’i görerek ondan tâlimat aldığını söyleyenlere itibar edilmez. Hz. Peygamber, “Uyanıncaya kadar uyuyan kişiden kalem kaldırıldı” buyurmuştur (Buhârî, “Ṭalâḳ”, 11; “Ḥudûd”, 22; Ebû Dâvûd, “Ḥudûd”, 17). Buna göre mükellef olmayan bir kişinin uykusunda gördükleriyle nasıl amel edilebilir? (Üsâme M. el-Avadî, s. 46-49).

Mutasavvıflar ise çok önemli konularda rüya yoluyla elde ettikleri bilgilere dayandıklarını ileri sürmektedir. Buna örnek olarak varlık mertebelerini mübeşşirât yoluyla Resûlullah’tan aldığını iddia eden Muhyiddin İbnü’l-Arabî gösterilebilir. Şiîler de mâsum imamın rüya yoluyla gördüğü hususların hüccet olduğu kanaatindedir (Mirza Muhsin el-Usfûr, s. 68-88).

RÜYADAKİ SEMBOLLERİN ANLAMLARI

İslâm filozofları rüyayı birtakım sembollerin (sûretler) mütehayyile gücünden ortak duyuya yansıması olarak izah eder. Onlara göre sâdık rüyalar nefsin melekût âlemiyle ilişkisinden ortaya çıkar.

Ya‘kūb b. İshak el-Kindî, Uyku ve Rüyanın Mahiyeti Üzerine adlı risâlesinde uyku ve rüyanın nefsin bir fonksiyonu olduğunu, rüya yorumunun tabiat bilimleri arasında önemli bir yer tuttuğunu belirtir. Kindî, uykuda devre dışı olan duyu güçlerine mukabil tasarlama ile düşünme güçlerinin serbest kaldığını, böylece rüya olayının gerçekleştiğini söyler (Felsefî Risaleler, s. 130).

Fârâbî de rüyaları muhayyile gücüyle ilişkilendirmekte, bu gücün rüyaların oluşumunda belirleyici bir işlevinin bulunduğunu kaydetmektedir (el-Medînetü’l-fâżıla, s. 108-113). Rüyaların sebebini ve yorumunu açıklamak üzere el-Ḳavl fî sebebi’l-menâmât adlı bir risâle yazan İbn Sînâ’ya göre rüya nefsin muhayyile gücünün etkiye açık olma özelliğiyle meydana gelmekte olup güçlü konuma geçmiş olan nefis uykuda fizik ötesi âlemden bilgi alabilmektedir.

Muhayyilesi dış duyuların denetimi dışında kalan kişinin fizik ötesi âleme yönelişi artar. Beden sağlığının bozuk olması ve muhayyile ile hatırlama güçlerinin iyi çalışmaması gibi engeller bulunmadığı takdirde nefis muhayyileden kurtularak ilâhî âleme yönelir. Bu esnada oradan gelen bilgiler nefiste yer eder, böylece metafizik âleme ilişkin bir algı gerçekleşmiş olur. Bazan muhayyile gücü nefisle fizik ötesi âlemin arasına girerek görüntüyü engeller.

İbn Sînâ’ya göre rüyalar yalnız metafizik âlemden nefse gelen etkilere dayanmaz, ayrıca insanın fizyolojik durumundan kaynaklanan rüyalar da sözkonusudur. Aç kimsenin rüyada yiyecek, üşüyenin ateş görmesi bu türdendir. Bu durumda nefis ilk gördüğü şeyler üzerine hayaller oluşturmaya başlar. Bunlar karışık rüyalar olup ancak tabirle açıklanabilir.

Muhayyile gücü bazan olayları gerçek şekliyle, bazan benzerleriyle tahayyül eder, bazan da nefis melekût âlemiyle iletişime girmeksizin bir şeyi gerçekten müşahede ediyormuş gibi davranır, halbuki nefsin gördüğü şey onun sûreti değil benzeridir (Durusoy, s. 106-114).

Sıradaki Dini Forum Konuları

  • Herkese Günaydın Herkese Günaydın En güncel konular matrak sözler okurken gülümseten tarzda günaydın mesajı yazıları en yeni en taze konularla sayfamız ve sitenizde sizlerde sevdiklerinizim yüzüne tatlı bir tebessüm olsun isterseniz güzel bir günaydın mesajı ile bunu yapabilirsiniz hepinizi sayfamıza bekliyoruz
  • Hoş Gör Ki Hoş GörüLesin Hoş Gör Ki Hoş GörüLesin  Cuma sabahından herkese selamlar bugün ki paylaşımınız sizleri eskiye götürecek bir çoğumuzun evet ya nerde eski günler birde şu halimize bak teknoloji esiri olduk hepimiz dediği yazılan konuda kendinizin de içinde bulacağız belkide gününüzün sorunun olan iletisimsizlikle alakalı harika bir yazı ile geldik evet nerde o eski samimiyet sıcak dostlar sohbetler degilmi gününüzün en sık lazımdır belki yüzünü gören cennetlik artık bu sözü evde ev ahalisine der duruma geldik eskiden edepten başlar aşağı bakarmış simdi ise gününüzün insaninin basi telden kalkmıyor bizde bu durumla alakali sizlerle güzel bir konu paylaşalım dedik emeği geçen kardeşimize buradan selam ve saygılar dileriz gününüz aydın Cumamız Mübarek olsun dostlar
  • Murat Belet - NASİP Murat Belet - NASİP Murat Belet - NASİP dinle indir Her söz gönül hânesinde derin bir yankı uyandırıyor.. Her zamanki gibi derinden etkiliyor.. Yürekten ve kalpten etkiliyor.. Yolunuz daima açık olsun Murat belet
  • İslami Chat İslami Chat   İslami sohbet konularının konuşulduğu en değerli sohbet siteleri,islami çet, islami chat odaları, islami chat siteleri, dini sohbet, dini chat, dini sohbet sitesi, islami evlilik sitesi, islami seviyeli sohbet ile karşini
  • İsmail Biçer - Rahman Suresi İsmail Biçer - Rahman Suresi İsmail Biçer - Rahman Suresi dinle indir,Rahman suresi oku - Rahman suresi anlamı, tefsiri, Türkçe ve Arapça okunuşu
  • Geveze islami Sohbet Geveze islami Sohbet   MüsLümanlar Mujdemi isterim Geveze isLami sohbet odamız 2022 senesinin en Çok ziyaret edilen chat odası seçilmiştir.Diniforum.net Türkiye,de ve tum islami yabanci ülkedeki gurbetçilerimizin en fazla gevezelik ettiği odamızda islami sohbet kural ihlallerine kesinlikle izin verilmez. site adminlerimiz Zehir,Nokta,Nedesem,eFe, Kontrolunde hizmet vermektedir
  • Hiç Bir Şey OLmazsa Sabah OLur Hiç Bir Şey OLmazsa Sabah OLur Kalbi yorgun İnsanların gecesi uzundur yüreğinde o kadar ağır yükleri vardır ki kimseye anlatamadığı anlatsa anlaşılmıyor olmaktan o kadar yorgundur ki geceler bazen onlar için bazen huzur bazen de hüzündür ama uykuya ne kadar direneceksin bir yerden sonra göz kapakların ağırlaşır ya gün doğmuştur yada sabah çoktan olmuştur amamsabah yine uyandığında acısını tebessümle kapatmaya çalışan bu yürekteki tüm büyük kalbli insanlara burda selam olsun uyuyalım hiç birşey olmazsa sabah olur
  • Kimler oruç tutmayabilir Kimler oruç tutmayabilir Kimler oruç tutmayabilir Hangi durumlarda oruç tutulmaz Oruç tutmamayı mubah kılan mazeretler nelerdir,Oruç kimlere farz değildir kimler tutmakla yükümlü değildir,Müslüman, akıllı ve ergenlik çağına ulaşmış olmasıdır. Bu şartları taşıyan Müslümanlar için Ramazan ayında Oruç ibadeti farz kılınmıştır.
  • Bizim Mekan Bizim Mekan Bizim Mekan İslam Ya Sizin Mekan neresi diye Sorduk Sohbet dediler,Bizde Şü şekıLde Cevap verdik Sizin MeKan Bizim Mekanmi Var geLin İslami Sohbetin harman oLduĞü Dini forum Mekaninda BuLuşalım diyince İçlerinden Bırı Dünyada Mekan Ahirette İman dedi ve Dini sohbet odamizda buLuştuk
  • celaleddin ada - azraili Seviyorum celaleddin ada - azraili Seviyorum celaleddin adanin yollar adli ilahi albumunde yer alan celaleddin ada - azraili Seviyorum isimli ilahisini dinlerken tüyleriniz diken diken olucak,celaleddin ada - azraili Seviyorum ilahi sözlerini video nun altina eklemiş bulunmaktayız,ayrica celaleddin ada ya ait en güzel 2021 ilahileri sitemizde bulabılırsınız